Manevi Değerlerimiz “Küçük” sözlerinle yıkılmayacak kadar “Büyüktür”
“Kuzey Irak’ta Pençe-3 Harekat bölgesinde PKK’lı teröristlerin hain saldırısı sonucu şehit olan 2 kahraman askerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun. Yaralanan askerlerimize ise Allah’tan acil şifalar diliyorum.
Birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de Corona virüsü (Covid -19) ile mücadele sürüyor. Başta Sağlık Bakanlığımızın birimleri olmak üzere bütün Bakanlıklarımız gerekli önlemlerin alınması ve uygulanması için canhıraş bir şekilde çalışıyorlar. Virüse karşı milletimiz örnek bir, birlik ve beraberlik örneği sergiliyor. 7’den 70’e genci yaşlısı yardımlaşarak, vefa örnekleri sergileyerek, dünyayı kasıp kavuran virüse karşı elinden geleni yapıyor.
Bu birlik beraberlik içerisinde Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın çağrısı üzerine, hastaların şifa bulması ve yaşanan bu zorlu süreçte vatandaşların dini ve manevi duygularının güçlendirilmesi amacıyla ülkemiz genelinde 90 bin tüm caminin hoparlörlerinden yatsı ezanının ardından dualar ediliyor. Tüm milletimiz de okunan bu dualara, evlerinde dua programlarına katılarak, virüsün son bulması için avuçlarını semaya açarak, dualarını ediyor.
Bu olağan dışı durumda bütün zamanlarda ve bütün toplumlarda görülen ortak bir davranış vardır, çözüm üretmek. Bu en başta devletlerin kendi koşullarına göre gerçekleştirmesi gereken bir süreçtir. Kıymetli vatandaşlarım, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak birçok ülkeden daha etkin bir mücadele veriyoruz. Bu mücadelede toplumların bütün bireyleri ile süreci kolaylaştırması gerekir. Görüyorum ki zaman zaman uymayanlar olsa da vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu gerekli hassasiyeti göstermektedir.
Değinmek istediğim bir konu daha var. Yine bu ve benzeri olaylar yaşandığında, toplumlar moral değerleri sayesinde kenetlenirler, güçlü olurlar ve ayakta dururlar. Türk toplumunun tarihinde bunun örneklerini görmekteyiz. Yaşadığı sancılara, ağrılara rağmen milletinin ve vatanının kurtuluşu için, soğuk kış gecelerinde Anadolu yollarına düşen Mustafa Kemal Atatürk’ün yaptığı gibi. İstanbul Meydanlarında halkı bir araya getiren, vatan aşkıyla milletine umut veren Halide Edip gibi, genç Cumhuriyette , “Korkma ” diyerek milletine umut olan Mehmet Akif’te olduğu gibi. Sevgili Çanakkaleliler, bugünlerde de böyle bir kenetlenme içerisindeyiz. Oturduğu apartmanın girişine, yaşlılarımızın alışverişlerini yapmak için not bırakan gençlerimizde olduğu gibi. Çünkü o gençlerimizde Mustafa Kemal’in, Halife Edip’in Mehmet Akif’in asaleti var. Ezan, dua, bizim birleştirici, kendimizi bulmamızı sağlayan değerlerimizdir. Devletimiz için, milletimiz için, insanlık için dua ederiz. Bu aslında bütün insanlık için böyledir. Her toplum kendi değerlerine tutunur.
Gelin görün ki toplumumuzda, bu asaletten yoksun, utanç kaynağı, az da olsa birileri var. Biz bunları geçmişlerinden iyi tanıyoruz. Hep söylediğim gibi değiştiklerine dair biraz umut beslerken, içlerindeki aşağılık halleri açığa çıkıyor. Bu toplumun hiç bir değeriyle, milli ve manevi değerleriyle, bayağılaşarak alay eden hiç kimsenin, temel insan haklarına da sığmayan bu davranışlarınıza rıza gösteremeyiz. CHP eski Milletvekili Ahmet Küçük isimli şahıs bu milletin değil vekili olsa olsa yüz karasıdır. CHP’ye oy veren vatandaşlarımızın da böyle birisinden utandıklarını biliyoruz. Allah inancının, dini inancının olup olmaması bizi hiç ilgilendirmiyor, ilgilendiğimiz ve peşini bırakmayacağımız bu vb davranışlarda Allah’a, değerlerimize hakaret edilmesi, kıt aklıyla dalga geçtiğini zannetmesi. Kendisinin insan olduğunu hatırlamış için elimizden gelen tek şey dua etmek. Çünkü bilim bu vb kerime artık bir şey yapamıyor. Belki de biyolojik görünümü insan olsa da varlık ve anlam dünyası açısından henüz o aşamaya geçmemiştir. Sen unutma ki bu millet Çanakkale destanını siper aralarında Kuran-ı Kerim okuyarak, şehit düşerken yazdı. Bu sefilce davranışın şühedanın torunlarına yapılmış bir hakarettir” . Sen Çanakkale’ye ve bu ülkeye layık birisi değilsin. Tarih ve zaman seni ve senin gibileri çöplüğe atıyor farkında olmasan da.
“Bu ezanlar ki şahadetleri dini temeli, ebedi yurdumun üsten benim, inlemeli.”
Bu süreçte herkesin sağduyulu olması gerekmektedir. Ülkemizde panik ve karamsarlık havası yaratmaya, birliğimizi, dirliğimizi bozmaya çalışanlara izin vermeyeceğiz.
Cumhurbaşkanlığımız ve Bakanlıklarımız ilk vaka tespit edildiği andan itibaren Corona virüsü (Covid-19) ile verdiği büyük mücadelesini 7/24 tedbir ve çalışmalarını arttırarak sürdürüyor. Vatandaşlarımızda bireysel temizliklerini daha sıkı uygulamalı ve zorunlu olmadıkça evlerinden çıkmamaları gerekmektedir.
Bu zorlu süreci de yine hep birlikte verdiğimiz mücadele ile atlatacağız. Tevekkül ile takdire rıza gösterirken, alınan tüm kararlara ve tedbirlere de riayet edeceğimiz hayırlı Cumalarımız olsun.